Pazar, Haziran 21

Gölyaka Festivali'nden Sosyolojik Tahliller...

...

Pazarları gittiğimiz çayırlıklardan biri. Girerken beş lira aldılar, festival varmış.

Her zaman sakin olurdu, bugün çok kalabalıktı. Kemençeye laz havasına üşüşmüş yüce milletimiz.

Mine G.Kırıkkanat'la el ele tutuşup piknikçilerin arasında gezmek istedim bi an. O dereceydi memleketin manzarası, pek elimdi.

Ağaç gölgesi komşumuz, ben Etyen'i okuyup şu Beyaz Türkler denen yüzeysel güruha kıl olurken, Yıldıray'ı okuyup sevgili medyamıza kıl olurken, Sevan'ı okuyup "kıl olunması teklif dahi edilemeyenlere" kıl olamayıp yalnızca gülümserken; sorgusuz sualsiz, sevimli küçük kızını yollayıp çay ikram etti.

İnekler dolaşıyordu mangalların arasında. Panayır gibiydi ortalık.

Şarj'a 'şarz' diyen bir milyon insan vardı sanki orada. Bekir Amca'yı getirsem, ilk otobüs Çankaya caddelerine dönmek isterdi, çok kadın vardı, ve çoğu "türbanlı"ydı. (Ayşe Arman yoktu, keşke olsaydı, kendisini severim, tabu kıran herkesi severim.)

Nurcu kolejlerine ait servis minibüsleriyle gelen tamamı örtülü kadın grupları mı istersiniz, geniş aileler mi, safkan köylüler mi, köylülüklerini unutup hadlerini bilmeden çağdaş laik 20. yy. şehirlilerini bile beğenmeyen çekirdek aileler mi...

Bazılarına göre hiç de çağdaş bir manzara değildi.

Devlet balosu ciddiyetinde değildi.

İşçiler, köylüler, halkça dinleniyordu işte. Rahatlardı, ve artık sırtlarında jandarma dipçiği yoktu.

15 yıl önce yollarımıza kuş serisi ve Broadway hakimken, şimdi bu şirin beldenin mesire yerindeki yüzlerce otomobilin büyük çoğunluğu 2000 model ve üstüydü, ABS sistemli, güvenli, konforlu otomobillerdi. Ve çoğu artık -iyi kötü- bu ülkede imal ediliyordu. (Nerede toplu iğne ithal eden "çağdaş" Türkiye?!)

New Holland traktör de vardı, Jeep Cherokee de, Fiat 126 Bis de. Lakin hakimiyet, ticari araçlarda, diesel motorlardaydı.

İşçiler, köylüler dinleniyordu işte.

Seviyelerine, kültürlerine söverseniz sövün. Beğenmediniz mi, göbeklerini kaşıdıklarını haykırın, kendi kendinize.

Lakin ne hezeyanlarınız umurlarındaydı, ne saçmalıklarınız.

...

Hiç yorum yok: