Çarşamba, Ağustos 19

Beyin Düşmanlığı...

...

Saçmalık kol geziyor.

Merkez medyanın bebeleri, ulan hepsi de yakın arkadaşım, canım, ciğerim.

Laf sokmamak için zor tutuyorum kendimi.

Neymiş, "Sınırlar Açılacaksa O Kadar Şehit Niye Veriliyor?" muş, bir ara sınır kapısı muhabbeti varken gündemde, birinin Face iletisi bu, bunu yazan dana da, liseden arkadaşım, üniversite hocası olmuş, bilmemkaç kişi de (öğrencileri olacak) "bunu beğenmiş."

Büyük ihtimalle iktisat/işletme hocalığı yapıyor ancak askerlerin sınırlar kapalı dursun, ülkeler arası mal giriş-çıkışı olmasın diye nöbet beklediğini sanıyor, Ermenistan sınırıyla, PKK terörü şehitlerini eşleştirip tepki (!) iletisi yayınlıyor.

Bir diğeri, "Soru: Bizim memlekette “demokratik açılım” nasıl olur? Yanıt: Eli kalem tutanı darbeci diye hapse atıp, eli kalaşnikof tutanı kardeş diye bağrına basarak..." demiş.

Yorum bile yapmıyorum. Hürriyet/Cumhuriyet vs. Gazetesi ve Kanal D Ana Haber mahsülü bir arkadaş.

Kardeşimin bir arkadaşı, sürmeler, dik saçlar, acayip pozlar, başarılı bir Marilyn Manson kopyası. Çocuk zaten metalci, grupları var. Muhalif bir tip.

Alın size onun iletisi, "Hain Orospu Çocuğu DTP'lileri Asalım!"

Nerede Woodstock, nerede 68... Bizim sistemin yetiştirdiği "piç" bile kökünden "iyi çocuk", savaşkan sistem tosunu.

Bir diğer aklı başında, yaşı başı almış arkadaşın paylaştığı video : "Kürtlerin İstanbul'u İşgali"... Sevr haritasıyla tutuyormuş.

Kötüsü, bu çocuklar bunlara inanıyor.

Benim bu yazıyı okusalar, Soros'tan maaş aldığımı, ailemde Ermeni/Kürt/dönme/Sabetay vs. olduğunu, gizli Fettoşçu olup anarşist takiyyesi yaptığımı düşünecekler.

Ulan hıyarağaları!

Nefes filminin "Sen Uyursan Herkes Ölür!" sahnesini de paylaşmışsınız. Ben onu izlerken ağlayan adamım. (Sizin tekelinizde mi lan memleketseverlik!)

İçimde derinlerde, oradaki gariban askerlerin, şu sıra savmalı askerlik oyununda, "asker sayılma" ciddiyetinin bedelini hayatlarıyla ödemelerindeki trajediyi, oradaki "kurban" pozisyonunun psikolojisini anlaya/bildiğim için ağladım. (Sizin milliyetçi ideologlarınız sloganı Ankara stüdyosunda atıyor, Hakkari'nin dağında değil.)

Bunu bildiğim gibi, yöre insanının tarihsel sıkıntılarını, Diyarbakır Cezaevi'ni, Dersim'i vs.vs. de biliyorum.

Lakin orada dönen (home/foreign) pislikleri, hesapları da biliyorum; büyük devletlerin uyguladığı stratejilerin süreçlerini de.

Sizin gibi, birilerinin ekmeğine yağ süren saçmalıkları, vatan-millet saf duygusallığı ile -veya sırf artislik olsun diye- hönkürmüyorum.

Kanperest misiniz lan eşşek kafalılar.

Kaç kere kurşun yediniz hayatınızda bre kıçının üstünden ahkam kesen budalalar.

Kaç kere işkence gördünüz, yada kaç kere -40 derecede nöbet beklediniz (savaşın bitmesini en çok isteyenler, kuşkusuz onun korkunçluğunu yaşamış, sınavından geçmiş vicdan sahibi kahramanlardır, çevrenizde güneydoğu gazisi vardır, o günleri anlatmak istemezler, kan dinsin, barış gelsin, o zamanlar bir daha yaşanmasın isterler) ulan lapgöt herifler, savaş savaş diye çığrınıyorsunuz.

Yerinizi rütbenizi bilin, pislik bok slogan dışında düşünce üretebiliyorsanız onu paylaşın.

BİR DEVLETİN, SİSTEMİN VEYA ZÜMRENİN; BİR BİREY, HALK VE/YA TOPLULUK ÜZERİNDE TAHAKKÜM, BASKI, ZULÜM, YASAK VE DİĞER İNSAN HAKKI İHLALLERİ OLUŞTURMAYA YETKİSİ OLUP OLMADIĞI KONUSUNDA, BİR DEVLETİN, SİSTEMİN VEYA ZÜMRENİN; BİR BİREY, HALK VE/YA TOPLULUĞUN KADERİNİ BELİRLEME VE CANINA KASTETMEYE HAKKI OLUP OLMADIĞI KONUSUNDA,

HANGİ BOKTAN 20.YY. İDEOLOJİSİ VE KUTSALI SÖZKONUSU OLURSA OLSUN,

ŞİDDETİN, SOYKIRIMIN, KATLİAMIN, İŞKENCENİN, İŞGALİN VE SAVAŞIN MEŞRUİYETİ KONUSUNDA

DURDUĞUNUZ SAF

SİZİN DÜNYA GÖRÜŞÜNÜZÜ VE SİYASAL DURUŞUNUZU BELİRLER.

BUNUN DIŞINDAKİ KATEGORİZASYONLAR DETAYDIR (ekonomik sistem, devletin fonksiyonları, çalışma hayatı konusundaki düşünceler vs.)

BAZINIZ İNSAN(LIK), VİCDAN, ÖZGÜRLÜK VE HUKUK MU?

YOKSA MEDYADA PEK SIK DUYDUĞUNUZ 20. YY. ARTIĞI EZBERLER Mİ...

...

1 yorum:

Adsız dedi ki...

"I believe we are in one of the greatest crises,a moment of the deepest self-reflecton of humanity.Whether we recover from it,whether we become masters of this crisis, is a question of our strength. It is possible....."
-Nietzsche